Üst üste iki seçimde de en doğru tahmini o yaptı. Tarhan Erdem Tempo dergisinin son sayısında yerel seçimlere yönelik önemli açıklamalarda bulundu.
UFUKTA AKP VAR AMA.. Türkiye geneline AKP hâkim. Ama AKP’nin genel seçimlerde Güneydoğu ve Doğu Anadolu’da aldığı oy düşecek. 22 Temmuz’daki tablo bozulacak. DTP’nin Güneydoğu’daki oylarında bariz bir çoğalma olacak. Bu yerel seçim öngörüsü Tarhan Erdem’e ait. Erdem, “Yerel seçimlerde Kürtlerin kulakları, Başbakan’ın söyleyeceklerine eskisi kadar açık olmayacak” diyor ►Yerel seçimlerde, seçmenin oy inisiyatifini en çok ne belirler? Adayın partisinin yanında iki önemli etken vardır. Biri, belediye başkanı adayının kişiliği, deneyimi yani niteliği yanlış aday seçimi, partisinin oyunu etkiler. İkinci etken, belediye seçimlerinde iktidar partisinin sahip olduğu avantajdır. Özellikle küçük yerlerde halk genellikle, “İktidarın adayını seçelim” der. ►O halde bu mantıkla, yerel seçimlerde ufukta AKP mi var yine? 14 ay önce yüzde 47 ile iktidara gelmiş bir partinin, yerel seçimlerde yüzde 50’nin üzerinde oy alması sürpriz sayılmamalı. Dolayısıyla 29 Mart akşamı, sayısı 2 bin 400 civarında olan belediye başkanlığının önemli kısmını AKP’li adayların kazanmasına hazırlıklı olmalıyız. Fakat burada önemli bir ‘ama’ var. AKP'NİN GÜNEYDOĞU'DA OYU DÜŞECEK ►Nedir o? AKP’nin genel seçimlerde Güneydoğu ve Doğu Anadolu’da aldığı oy düşecek. Yani 22 Temmuz’daki tablo bozulacak. Demokratik Toplum Partisi’nin (DTP), yani bağımsızların Güneydoğu’daki oylarında bariz bir çoğalma olacak. Kürtler açısından mesele net: AKP, bölgede 22 Temmuz’da aldığı oranlardan düşük oranda oy almalıdır. Tabii DTP’nin Anayasa Mahkemesi’nce kapatılması bu beklentiyi değiştirebilir. Şimdi, “Tarhan Erdem, bu kez de Kürtler için mi araştırma yapmış?” diyenler olacak. KÜRTLER AKP'YE GÜLE GÜLE DİYECEK ►22 Temmuz’da Erdoğan’a evlerini açan Kürtler, neden AKP’ye, “Güle güle” diyecek? Kürtler, 22 Temmuz’da Erdoğan’a tam olarak, “Haydi gel, evimize gir” demedi. Olan şuydu: Baraj nedeniyle, DTP parti olarak seçime girmedi, bağımsız adaylarla Meclis’e girmeyi denedi. Yalnız bağımsızların nereden kaç milletvekili kazanacağını hesaplayarak aday göstermenin riski vardı bu teknik nedenle, bağımsızlar dışındaki partiler için kendiliğinden yer ayrılmış oldu. Bu teknik durumla, Başbakan’ın çıkışlarının Kürtler üzerinde yarattığı olumlu hava birleşti. Kürtler, ‘bir şey’lerin değişeceğini umutla beklediler. “Bu adamı deneyelim. Biraz daha sabredelim” dediler ve Erdoğan’a oy verdiler. AKP ne yaptı? Sadece Nâzım Ekren’i gönderdi bölgeye doğru bir adımdı, ama yeterli değildi. Söylemekten dilimizde tüy biten işler yine yapılmadı. ►Şu nakarat mı? “İdari reform, ekonomik iyileşme ve eğitim.” ►Kürt sorununun geldiği nokta, yerel seçimlerde ortaya çıkar mı? Kürt sorunu, TBMM’nin meselesidir. Benim Kürt sorunu ya da “Kapana sıkışanlar” dediğim konu, Türkler ile birlikte Türkiye’de yaşamak isteyen insanların meselesidir. Konu şudur: Ben federasyon veya başka şeyler isteyenlerle meşgul değilim. Birlikte yaşamaya kararlı olan, birlikte yaşamaya kararlı olduğumuz insanları düşünmeliyiz. Eğer bu sorunu çözmezsek, bizimle birlikte yaşamak isteyenlerin sayısını azaltırız, yıllardan beri yaptığımız budur. Gelelim sorunuza, Doğu’da ve Güneydoğu’da DTP veya bağımsızların, AKP’yi 22 Temmuz performansının altına çekebilmesi ile ortaya çıkan resim şu olacak: Kürtler AKP’ye, “DTP’nin kapatılmasına iktidar partisi olarak hiçbir şey söylemediniz, ama kendinizle ilgili olduğunda dünyayı yerinden kaldırdınız. Sen, kendine demokratsın, benim partimin hakkını niye savunmadın?” diyecektir. AKP BAYDEMİR'LE BİLE DİYARBAKIR'I ALAMAZ ►Bir varsayım: Osman Baydemir, AKP’nin adayı olsa? Seçimi kazanamaz. Çünkü orada sadece Baydemir’in kişiliğine oy verilmiyor açıkça “Ben Kürt’üm” diyen siyaseti taşıyan insana oy veriliyor. Bakınız, Cumhuriyet tarihinde TBMM’de aslen Kürt olan milletvekili sayısı genelde halk içindeki Kürt oranından daha fazla olmuştur. Ama bu, Kürtlerin temsil edildiği manasına gelmez. ►Ne anlama gelir? Her kapı açıktır, ama “Ben Kürt’üm” diye siyaset yapanlara değildir. Ama tam burada hatırlatmak gerek: Erdoğan da Kürtlerin kalplerinin kapısını, “Ben de sizdenim” diyerek aralamıştı. ►Sayın Başbakan şimdi size, “Daha ortada seçim sonucu yok. Doğmamış çocuğa don biçiyorlar” derse? DİNİN ETKİSİ AZALACAK Doğu bölgelerinde dini refleksleri ‘daha hızlı’ adaylar, AKP için ‘doğru’ olur mu? İZMİR YİNE CHP ►Yerel seçimlerden bahsediyoruz. Milliyetçi Halk Partisi’nin (MHP) ya da CHP’nin adını anmadık daha. MHP ve CHP görünmez mi olacak? TOPBAŞ YENİLMEZ ►İsterseniz spekülasyon yapalım MHP, az farkı kapatıp iktidardan Osmaniye Belediye Başkanlığı’nı alabilir mi? Bilmiyorum. Mustafa Sarıgül, Demokratik Sol Parti’den (DSP) aday olursa, Şişli’de kalır. Kadir Topbaş’ın yenilmesi çok zor! Bunların dışındakiler gözü kara kumarcılık olur. Ancak Doğu ve Güneydoğu dışında, 29 Mart akşamı, son günlerde “AKP’nin oyu çok düşecek” diyenler korkarım üzüleceklerdir. AKP, son aylarda yaptığından çok daha fazla hata yaparsa başka tabii. Unutmayalım, daha altı ay var, seçmenimizin eğilimleri lider hatalarının da yardımıyla, önümüzdeki altı ayda değişebilir. (vatan) |
Monday, October 13, 2008
Kürtler AKP'ye güle güle diyecek
KurdTime : Monday, October 13, 2008
Etiketler : Dtp
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
0 Yorum:
Post a Comment