Avrupa Demokratik Kitle Örgütleri Platformu (DEKÖP-A), Avrupa Demokratik Haklar Konfederasyonu (ADHK), Avrupa Türkiyeli İşçiler Konfederasyonu (ATİK), Avrupa Ezilen Göçmenler Konfederasyonu (AvEG-Kon), Yaşanacak Dünya Gazetesi, İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği Platformu (BİR-KAR) ve Almanya Kürt Dernekleri Federasyonu (YEK-KOM), sınır ötesi savaş tezkeresine sert tepki gösterdi. DEKÖP-A, ADHK, ATİK, AvEG-Kon, BİR-KAR, YEK-KOM ve Yaşanacak Dünya Gazetesi imzalı ortak açıklamada, “Yurt da Sulh, Cihan da Sulh’ demogojisini ağzından düşürmeyen Türk devleti, tezkere klasiğiyle, ülke içersinde işçiler, emekçiler ve ezilen Kürt ulusu başta olmak üzere, tüm muhalif kesimlere savaş ilan ederken, dışarıda da işgalci ve ilhakçı saldırgan bir politikayla bu savaşı bölgesel düzeyde sürdürmek isteğiyle, aslında ‘Yurt da Savaş, Cihan da Savaş’ demiş oluyor” tespiti yapıldı. Tezkerenin uzatılması gündeme geldiği günden bu yana inkar ve imha politikasında derinleşen devletin, MHP gibi faşist güçleri sokağa sürerek, Kürtlere karşı linç saldırıları örgütlediği hatırlatıldı. Türk devletinin ülkede kışkırttığı ırkçı, milliyetçi saldırganlığı, konsoloslukları ve çeşitli gerici, faşist dernekleri, örgütleri aracılığıyla Avrupa’ya da taşıyacağı belirtilen açıklamada, “3 Kasım 2007 sürecinde olduğu gibi Avrupa’da da ilerici, devrimci güçlere, Kürt yurtsever güçlerine yönelik saldırılar gündemlerinde olacaktır. Buna karşı da tüm ilerici, devrimci, demokratik güçler ve kurumlar hazırlıklı olmalı, provokasyonları boşa çıkartmalı, ırkçılığa ve şovenizme geçit vermemeli, halkların kardeşliğini bayraklaştırmalıdır” denildi. “Tezkere, çözümsüzlükte ısrar, işçi ve emekçilerin iş, eğitim, sağlık gibi temel haklarının kısıtlanması, savaş bütçesinin arttırılması, mali krizin faturasının emekçilere kesilmesi demektir” değerlendirmesinde bulunan kurumlar, açıklamalarını şu çağrıyla noktaladı: “İşçiler, emekçiler; Türk devletinin tezkere uzatmasına ve Kürt ulusu şahsında bütün Ortadoğu halklarına savaş açma “kabadayılığında” yanlız olmadığını biliyoruz. Dünya efendileri, tüm gericiler halklara karşı açtıkları “kutsal savaşlar”ında birleşmiş durumdalar. Bu tezkerenin uzatılmasını teşhir etmek, demokratik bir görevdir. Tezkerenin uzatılması kararını, başta Ortadoğu’nun tüm halkları olmak üzere, bulunduğumuz siyasal coğrafyadaki tüm halklarla birleşerek teşhir etmek, ezilenlerin demokratik ittifakını faşist Türk devleti şahsında, tüm gerici güçlere karşı sokaklarda, meydanlarda örmek, günün en anlamlı görevidir. Bu göreve sahip çıkarak, Kürt Ulusunun direnişçi güçleriyle dayanışma içinde olalım.” HABER MERKEZİ YENİ ÖZGÜR POLİTİKA |