Friday, October 3, 2008

Gerçek gazetesi de kapatıldı

Bugün yayın hayatına başlayan Gerçek gazetesi 'Türk adaleti' tarafından bir ay süreyle kapatıldı. Faşist rejimlerde bile bu uygulamalar görülmezken, Türkiye'de son iki hafta içerisinde dört gazete kapatma cezası aldı. Yılın başından beri Kürt medyası 17 kez kapatıldı.

Alternatif, Gelecek ve Özgür Ülke gazetelerinin kapatılmasından sonra bugün yayın hayatına başlayan Gerçek gazetesi Türk yargısı tarafından bir ay süreyle kapatıldı. Gerçek gazetesi ilk sayısında 'Her şey Yalan' manşeti ile okurları ile buluştu.
Faşist rejimlerde bile görülmedi
AKP iktidarı Kürt medyasına karşı adeta bir 'sansür' makinesine dönüştü. Faşist rejimlerde bile bu kadar gazete kapatılmadı. Uluslar arası toplumun da sessizliği altında Kürt medyasına iki hafta içerisinde 4 kez kapatma cezası verildi.
30 Eylül'de yayın hayatına başlayan Özgür Ülke gazetesi de 1 Ekim günü skandal bir gerekçe ile bir ay süreyle kapatıldı. Sadece iki sayı çıkarabilen Özgür Ülke gazetesinin her iki sayısına da dava açan İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, kapatmaya gerekçe olarak da Anayasa Mahkemesi'nin köylerin milli güvenlik gerekçesiyle boşaltılamayacağına ilişkin kararın gazetede yayımlanmasını gösterdi.gercek_gazetesi_3ekim08_b
28 Mayıs 2008 tarihinde yayın hayatına başlayan Gelecek gazetesine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından verilen yayın durdurma ve toplatma cezasına gerekçe olarak, 27 Eylül 2008 tarihli 39. sayısının 1. sayfasında Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın fotoğraflarına yer vererek Öcalan için 'Kürt Halk Önderi' ifadesini kullanma gösterildi.
9 ayda 17 kapatma
Alternatif gazetesi de 20 Eylül'de sayısında Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın avukatları aracılığıyla yaptığı açıklama ile KCK Yürütme Konseyi Başkanı Murat Karayılan'ın ANF'de yer alan röportajlarına yer verdiği gerekçesiyle 1 ay süreyle kapatıldı. 19 Mayıs 2008 tarihinde yayın hayatına başlayan gazete 26 Mayıs tarihinde de bir ay süreyle kapatılmıştı.
4 Ağustos 2006 ile 3 Ekim 2008 tarihleri arasında, günlük yayın yapan Gerçek, Özgür Ülke, Gelecek, Ülkede Özgür Gündem, Gündem, Yaşamda Gündem, Güncel, Azadiya Welat, Gerçek Demokrasi, Alternatif gazeteleri ile haftalık yayın yapan YedinciGün, Haftaya Bakış, Yaşamda Demokrasi, Toplumsal Demokrasi, Öteki Bakış ve Yeni Bakış gazeteleri 37 kez kapatıldı. 22 Eylül’de kapatılan aylık dergi Kızıllaşan Özgür Halk ile birlikte 2008 yılı başından bu yana Kürt medyasına karşı en az 17 kapatma cezası verildi.

Gerçek, 3 Ekim 2008’de 1 ay süreyle kapatıldı
Özgür Ülke, 1 Ekim 2008’de 1 ay süreyle kapatıldı
Ülkede Özgür Gündem, 4 Ağustos 2006'da 15 gün süreyle kapatıldı
Ülkede Özgür Gündem, 16 Kasım 2006'da 15 gün süreyle kapatıldı
Gündem, 6 Mart 2007'de 1 ay süreyle kapatıldı
Gündem, 9 Nisan 2007'de 15 gün süreyle kapatıldı
Gündem, 12 Temmuz 2007'de 15 gün süreyle kapatıldı
Gündem, 8 Eylül 2007'de 1 ay süreyle kapatıldı
Gündem, 9 Ekim 2007'de 1 ay süreyle kapatıldı
Gündem, 14 Kasım 2007'de 1 ay süreyle kapatıldı
Yaşamda Gündem, 10 Mart 2007'de yayın durdurma cezası aldı
Güncel, 30 Mart 2007'de yayın durdurma cezası aldı
Güncel, 17 Temmuz 2007'de 12 gün süreyle kapatıldı
Güncel, 17 Ekim 2007'de 1 ay süreyle kapatıldı
Gerçek Demokrasi, 16 Ekim 2007'de 1 ay süreyle kapatıldı
Gerçek Demokrasi, 21 Kasım 2007'de 1 ay süreyle kapatıldı
Alternatif, 25 Mayıs 2008'de 1 ay süreyle kapatıldı
Alternatif, 20 Eylül 2008'de 1 ay süreyle kapatıldı
Gelecek, 30 Haziran 2008'de 1 ay süreyle kapatıldı
Gelecek, 27 Eylül 2008'de 1 ay süreyle kapatıldı
YedinciGün, 12 Kasım 2007'de 15 gün süreyle kapatıldı
YedinciGün, 27 Kasım 2007'de 1 ay süreyle kapatıldı
YedinciGün, 12 Ocak 2008'de 1 ay süreyle kapatıldı
YedinciGün, 3 Mart 2008'de 1 ay süreyle kapatıldı
YedinciGün, 7 Nisan 2008'de 1 ay süreyle kapatıldı
YedinciGün, 13 Mayıs 2008'de 1 ay süreyle kapatıldı
Haftaya Bakış, 8 Aralık 2007'de 1 ay süreyle kapatıldı
Haftaya Bakış, 2 Şubat 2008'de 1 ay süreyle kapatıldı
Haftaya Bakış, 18 Mart 2008'de 1 ay süreyle kapatıldı
Yaşamda Demokrasi, 16 Aralık 2007'de 1 ay süreyle kapatıldı
Yaşamda Demokrasi, 17 Şubat 2008'de 1 ay süreyle kapatıldı
Yaşamda Demokrasi, 4 Nisan 2008'de 1 ay süreyle kapatıldı
Toplumsal Demokrasi, 5 Ocak 2008'de 1 ay süreyle kapatıldı
Toplumsal Demokrasi, 25 Şubat 2008'de 1 ay süreyle kapatıldı
Öteki Bakış, 4 Nisan 2008'de 1 ay süreyle kapatıldı
Yeni Bakış, 8 Mayıs 2008'de 1 ay süreyle kapatıldı
Azadiya Welat, 23 Mart 2007'de 20 gün süreyle kapatıldı


İSTANBUL / ANF
Özgür Ülke gazetesine skandal kapatma
Özgür basına 35. kapatma cezası
Alternatif'e bir ay kapatma

Kürtlere yönelik başlatılan Linci hoş görmüşler

Balıkesir Valisi Selahattin Hatipoğlu, Altınova'da üç günden bu yana Kürtlere yönelik başlatılan linç saldırılarını 'hoş gördüklerini' söyledialtinova_kurtlere_linc2


Balıkesir'in Ayvalık ilçesinde Kürtlere yönelik başlatılan linç saldırıları dün de sürdü. Kürtlere ait ev ve işyerlerine saldırıldı ve araçlar yakıldı, Kürtlerin sokağa çıkışı yasaklandı. DTP Eşbaşkanı Emine Ayna, olaylara müdahale edilmediği için, olay yerine gitme kararı aldıklarını belirtti. Balıkesir Valisi Selahattin Hatipoğlu ise linç saldırılarını teşvik ettiklerini itiraf etti. Vali, 'Bazı taşkınlıkları hoş gördük' dedi. İçişleri Bakanı da Nisan 2007'de Sakarya'daki linç olaylarını 'hassas yurttaşların tahrik olması' olarak yorumlamış ve hoş görmüştü.

 
Bakan'ın 'vatandaşları' çok 'hassaslaştı'
Balıkesir'in Ayvalık ilçesine bağlı Altınova Beldesinde iki gencin ölümüyle sonuçlanan adli olay Kürtlerin lincine dönüştü. Kürtlere ait bir çok ev ve işyeri taşlandı, araçları yakıldı. İHD ve DTP olayla ilgili Altınova'ya heyet gönderdi. Balıkesir Valisi Selahattin Hatipoğlu ise 'Acıdan dolayı bazı taşkınlıkları hoş gördük' sözleriyle skandal bir açıklamada bulundu.

Balıkesir'in Ayvalık ilçesine bağlı Altonova Beldesinde geçtiğimiz gün iki gencin yaşamını yitirdiği olay Kürtlerin lincine dönüştü. Ülkücü bir grubun provakasyonu ile başlayan olaylarda Kürtlere ait ev ve iş yerlerine saldırıldı ve araçlar yakıldı. Önceki gün yaşanan olayda yaşamını yidiren Oğuz Dörtkardeş ile Ezer Kırcalı'nın cenazesinin defnedilmesinin ardından toplanan yaklaşık 500 kişilik grup, 'Ya Allah, bismillah, Allahu ekber', 'Şehitler ölmez, vatan bölünmez' sloganlarıyla yürüyüş yaparak, Kürtlere ait işyerlerini taşladı. Beldede yaşayan Kürt yurttaşlar, evden çıkamadıklarını, linç edilmekten korktuklarını belirtti. Kürt yurttaşlar güvenlik güçlerinin müdahalede yetersiz kaldığını belirterek bir an önce ciddi önlemlerin alınmasını gerektiğini söylediler. Özellikle Ayvalık'tan ülkücülerin gelmesiyle beldede olayların arttığını söyleyen beldedeki Kürtler polisin iş yeri ve araçlara saldırı sırasında herhangi bir müdahalede bulunmadığına dikkat çekti. Kürtler, çocuklarını tehditler yüzünden okula gönderemiyor. Beldede hasar tespit çalışmalarına başlanırken, Kürtlere ait 17 işyerinin hasar gördü, 1 ev katıldı, onlarca araç tahrip edildi. Olaylara müdahale için Vali, Kaymakam , İl ve İlçe Emniyet müdürlüğü olay yerine gitiği bildirildi. Beldede dün akşam saatlarinden itibaren olayların yatıştığı bildirildi. 39 kişinin gözaltına alındığı olaylarla ilgilialtinova_kurtlere_linc
DTP Balıkesir'e heyet gönderdi. Beldede çeşitli incelemerlerde bulunan DTP Eşbaşkanı Emine Ayna, İl Valisi, Ayvalık ilçe Kaymakam, İl ve İlçe Emniyet Maüdürleri ile görüştüklerini söyledi. Ayna görüşmelerinde hükümetin şuana kadar olaylar karşısında sessiz kalmasını eleştirdiklerini ve olayların büyümemesi için tedbirlerin alınması gerektiğini söylediklerini açıkladı. Kendilerinin beldeye girişlerinde engellendiği şeklindeki haberlerin de gerçek olmadığını kaydeden Ayna, 'Programımızda beldeye gitmek yoktu. Ayvalık'a giderken, belde yol ayrımında jandarma barikatı vardı. Biz de kendilerine zaten oraya gitmeyeceğimizi, yaptığınızın gerginlik yaratmak olduğunu söyledik' diye konuştu. İHD'nin beldede bir çok görüşmeler gerçekleştirdiğini ve kendilerinde İHD heyetiyle iletişimde olduklarını belirtti. Olayla ilgili ayrıca İnsan Hakları Derneği (İHD) heyeti dün beldeye gitti. Belde Belediye Başkanı Ayvalık İlçe Kaymakam ve Emniyet Müdürü ile görüşmeler yapan İHD heyeti daha sonra raporunu açıklayacak.
Vali'den lince davetiye
Beldede Kürtlere yönelik saldırılar sürerken Balıkesir Valisi Selahattin Hatipoğlu'ndan skandal bir açıklama geldi. Hatipoğlu, Kürtleri linç girişimine için 'Acıdan dolayı bazı taşkınlıkları hoş gördük' açıklaması yaptı. Yaşanan olaylarla ilgili önceki akşam saatlerinde açıklama yapan Hatipoğlu, ilk gün Kürt işyerlerine yapılan saldırıları 'hoş gördüklerini', ancak dün (önceki gün) yapılanları kabul etmediklerini söyledi. Kürtlerin linç edildiği olaylarla ilgili Vali Hatipoğlu şunları söyledi: 'Bu hiç arzulanmayacak bir olaydır. Olaya sebebiyet verenler gözaltına alındı. Cenazelere katılan bazı gruplar bu olayı bir noktada başka yerlere çekmeye çalıştı. Bundan çok üzgünüz. Televizyonlardaki görüntüleri izlediniz. Altınova'ya yakışmayacak görüntüler sergilendi. Bazı taşkınlıkları ise hoş gördük. Acıdan dolayı. Ama bunun ötesindeki hareketleri de takdir edersiniz ki gereğinin yapılması lazımdı. Bu olay umuma açık bir işyerinin çalıştırılmasından dolayı husumetten dolayı başlamıştır. O yeri sen-ben çalıştıracağım düşüncesi bu olayların yaşanmasına neden olmuştur. Ardından gençler birbirlerine beni dövüyorlar yardıma gelin, diğer grup da beni dövüyorlar yardıma gelin denmesi olayları bu noktaya getirmiştir. Belde giriş ve çıkışları birkaç gün kontrol altında olacak. Herkes işine gücüne baksın.' BALIKESİR - DİHAaltinovasikiyonetim[1]
DTP olayı Erdoğan ve Bahçeli'ye iletti
TBMM Başkanı Köksal Toptan'ın yeni yasama yılı açılışı dolayısıyla verdiği kokteyle katılan DTP Muş Milletvekili Sırrı Sakık, Başbakan Erdoğan ile Altınova'da yaşanan olayları konuştu. Erdoğan ile konuşmasına ilişkin gazetecilere bilgi veren Sakık, Erdoğan'ın da bu konudan haberinin olduğunu ve dünden beri Balıkesir Valisi ile konu hakkında görüştüğünü söylediğini belirtti. Sakık, Erdoğan'ın olayların soğumasının ardından Balıkesir Valisi ile tekrar görüşeceğini ve gerekirse önlemlerin devam ettirileceğini kendisine aktardığını ifade etti. Sakık, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile de aynı konuda görüştüğünü ve Bahçeli'nin de benzer endişeler taşıdığını ifade ettiğini belirtti.
Bakan da 'hasas vatandaş' demişti
Balıkesir Valisi Selahattin Hatipoğlu'nun Kürtleri linç girişimine için 'Acıdan dolayı bazı taşkınlıkları hoş gördük' açıklaması Nisan ayında Sakarya'da DTP'lilere yönelik linç girişiminden sonra İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın açıklamalarını hatırlattı. DTP Sakarya İl Örgütü 27 Nisan 2008 günü, Funda Düğün salonunda, Kültür Sanat Şenliği adı altında bir etkinlik düzenlemişti. Etkinliğin yapıldığı saatlerde düğün salonunun etrafını kuşatan Alperen Ocağı üyeleri, 65 yaşındaki Ebubekir Kalkan'ın yaşamını yitirmesine sebebiyet vermişti. Daha sonraki günlerde İçişleri Bakanı Beşir Atalay linç olaylarını 'Olay tamamen milli duyguları olan insanların tahrik olması neticesinde gelişmiştir' olarak değerlendirmişti.

HER ŞEYLERİ YALAN

Binlerce faili meçhul cinayete rağmen Bakan 'Türkiye'de aydınlatılmamış faili meçhul cinayet kalmadı' diyor. 10 günde 3 gazete kapatıldı, yetkililer basın özgürlüğünden dem vurabiliyor. AB reformları için 'partiler üstü anlayış' çağrısı yapan Gül, DTP'lilere ayrımcılık yaptı. Ekonomik kriz dünyayı kasıp kavuruyor, hükümet 'Bizi etkilemez' iddiasındaatalay_firat_gul_cicek
'Faili meçhul' yalanı
İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın son incisi faili meçhul cinayetlere ilişkin oldu. Atalay, 'Necip Hablemitoğlu cinayeti dışında aydınlatılmamış hiçbir faili meçhul cinayetin kalmadığını' iddia etti. Ancak Atalay'ın iddiasının aksine hâlâ aydınlatılmayı bekleyen binlerce faili meçhul cinayetin dosyası bulunuyor. Gerçekler ortadayken Atalay'ın iddiası, 'AKP'nin faili meçhul dosyaların üstünü örtmek istediği' şeklinde değerlendirildi.
Atalay: Faili meçhul cinayet yok!
'Basın özgürlüğü' yalanı
Anayasa Mahkemesi'nin 'güvenlik gerekçesiyle köylerin boşaltılamayacağına' ilişkin kararını manşetine taşıyan Özgür Ülke Gazetesi, 'örgüt propagandası' yaptığı iddiasıyla kapatıldı. Kararın, AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat'ın 'basın özgürlüğü'nden dem vurduğu gün alınması ise önemli bir ironi oluşturdu. Son 10 günde 3 gazete, son iki yılda 15 gazete, toplamda ise 15 gazete 36 kez kapatıldı.
10 günde 3 gazete kapattılar
'Partiler üstü' yalanı
1 Ekim'de Meclis açılışında konuşan Cumhurbaşkanı Gül, 'Önceliğimiz AB üyeliğidir' dedi ve reformlar konusunda 'partiler üstü anlayış' çağrısı yaptı. Ancak parti liderlerinin elini sıkan, herkesle bayramlaşan Gül, DTP'lilerle bayramlaşmadı, ellerini sıkmadı. Gül, hak ve özgürlüklerden söz ettiği sırada, gazeteler kapatılıyordu, DTP hakkında açılan kapatma davası kaygıyla bekleniyordu, Kürtler Balıkesir'de linç saldırısına maruz kalıyordu.
Gül, AKP politikalarının izinde
'Mali disiplin' yalanı
Milyonlarca kişinin açlık sınırında yaşadığı Türkiye'yi de etkilemesi beklenen küresel ekonomik krize rağmen AKP, krizi derinleştiren silahlanma ve zam politikasından vazgeçmiyor. Son bir yılda elektriğe yüzde 57.72, doğalgaza yüzde 35 oranında zam yapan AKP, yüz milyonlarca doları askeriyeye ayırıyor. Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek ise, dünyayı sarsan ekonomik krize ilişkin, 'Zaten yıllardır mali disiplin uyguluyoruz' dedi.
Kaynaklar ölüm araçlarına gidiyor

İran vahşetine karşı dudaklarını diktiler

irandaki_tutsaklar_bİran'ın Kürtlere yönelik baskıları bitmiyor. İran'daki cezaevlerinde Türkiye'de 12 Eylül döneminde yaşanan vahşetin benzeri yaşanırken, buna karşı tutsakların başlattığı açlık grevi 40. gününe girdi. Tutsaklar baskılara karşı dudaklarını dikti. Kürtler ise İran'daki uygulamaları protesto etmek için sokaklara çıkıyor.
Dudaklarını diktiler
PKK'ye karşı Türkiye ile birlikte hava saldırısı düzenleyen İran, Kürtlere yönelik baskılarını tırmandırdı. İran'daki cezaevlerinde 12 Eylül vahşetinin benzeri yaşanırken, açlık grevindeki tutuklu ve hükümlüler baskılara karşı dudaklarını dikti. Kürtler ise İran'daki uygulamaları protesto etmek için sokaklara çıkıyor.
İran'daki 12 cezaevinde 25 Ağustos'tan bu yana açlık grevi yürüten Kürt tutsakların üzerindeki baskılar arttı. İran rejiminin birçok tutukluya görüş yasağı getirmesi ve sivil kuruluşların cezaevlerine girişine izin vermemesi nedeniyle tutsakların durumu hakkında bilgi alınamıyor. İdam cezası alan Kürt öğretmenler, öğrenciler, insan hakları savunucuları ve feministlerin de yer aldığı açlık greviyle ilgili tutuklu yakınlarından alınan bilgilere göre, İran istihbarat elemanları, ailelere baskı yaparak açlık grevine son verilmesi için tutukluları ikna etmelerini istedi. Açlık grevindekilerin birçoğunun sağlık durumunun kötüleştiği belirtilirken, bazılarının cezaevi hastanelerine kaldırıldığı ifade edildi. Hastaneye kaldırılan tutsakların yemek yememek için dudaklarını diktiği de öğrenildi.
25 Ağustos'ta başlayan İran'daki ilk büyük açlık grevi Mahabad, Sine, İlam, Seqiz, Kirmaşan, Meriwan, Urmiye, Mako, Tahran'daki Evin ve Kerec (Recai Şahr) cezaevleri ile Şiraz ve Tebriz cezaevlerinde yürütülüyor. İran cezaevlerinde 400'ü aşkın PJAK ve PKK'li tutsak bulunuyor. ANF'ye ulaşan bilgilere göre, Urmiye'de 35, Sine'de 16, Mako'da 18, Seqiz'da 5, Tahran'da 5 ve Merivan'da 1 tutuklu açlık grevinde. Tutuklu ve hükümlüler, şu taleplerde bulunmuştu: 'Siyasi kimliklerin tanınması; insanlık ve ahlak dışı uygulamalara, işkencelere son verilmesi; sivil ve siyasi tutsaklar arasında ayrım yapılmaksızın cezaevi koşullarının düzeltilmesi; tüm İran cezaevlerinin iç ve dış insan hakları örgütlerinin kontrolüne açılması; İslami Cumhuriyet mahkemelerinin temel insani değerler ve vicdani ölçülere uygun olarak köklü reformlar geliştirmesi.' İran'ın baskısı sadece cezaevleriyle sınırlı değil, kentlerde de sürüyor. İran'ın Sine kentinde 26 Eylül'de Eşref Huseyn Penahi, idam cezalısı abisi Enwer Huseyn Penahi'nin avukatıyla görüşmeye gittiği sırada İran istihbaratı (İtlaat) tarafından silahla vurularak öldürülmüştü.
Sehpalar yakılacak!
İran'daki uygulamalara karşı devletlerin sessizliği sürerken, Kürtler ise protesto gösterilerini yoğunlaştırdı. Türkiye'deki cezaevlerinde bulunan tutuklu ve hükümlüler açlık grevleriyle destek verdi, DTP'liler ise önceki gün İstanbul'daki İran Başkonsolosluğu'na siyah çelenk bıraktı, Adana'daki demokratik kitle örgütleri de 4 Ekim'de kitlesel açıklama yapmaya hazırlanıyor. Şakirpaşa Mahallesi'nde yapılacak protesto eylemine ilişkin açıklama yapan THAYD-DER Cezaevi Komisyonu Sözcüsü Ali Kaluç, İran'daki tutukluların başlattığı açlık grevine dikkat çekmek ve İran'nın Kürt halkının özgürlük istemlerine karşı olan tutumunu protesto etmek için biraraya geleceklerini söyledi. Açlık grevine karşı uluslararası kamuoyunda yeterli duyarlılığın oluşmadığını söyleyen Kaluç, 'İran'ın bu vahşetine dur denilmesi gerekiyor. Aksine açlık grevine girenlerin sağlığında geriye dönülmez tahribatlar yaşanacaktır' uyarısında bulundu. Kürtlerin 'Ateşin ve güneşin çocukları' olarak bilindiğini hatırlatan Kaluç, 'Ateşin ve güneşin çocukları, yapılacak eylemde İran'daki uygulamaları protesto etmek için temsili olarak idam sehpaları ve bu uygulamacıların posterlerini ateşe vererek protesto edecektir.' İstanbul'da da DTP Esenler İlçe Örgütü Ramazan Bayramı dolaysıyla düzenlediği şölende, İran'ın Kürtlere yönelik tutumu protesto edilerek, Kürtlere yaşanılan baskılara karşı birlik çağrısı yapıldı. Ezilenlerin Sosyalist Platformu (ESP) Diyarbakır, Dersim, Antep, Malatya ve Sivas temsilcilikleri de yaptıkları ortak açıklamada, İran cezaevlerinde PKK ve PJAK'lı tutsakların yürüttükleri açlık grevine destek çağrısı yaptı.
Avrupa'da protesto
Avrupa'nın birçok kentinde de, İran'daki tutsaklarla dayanışmak için açlık grevi, yürüyüş ve mitingler gerçekleştirilecek. Kürt Dernekleri Federasyonu'na (YEK-KOM) bağlı Kürt derneklerinin öncülük edeceği açlık grevi ve mitingler, Berlin, Köln, Düsseldorf, Essen, Dortmund, Duisburg, Hamburg, Bilefeld ve Paris'te yapılacak. Fransa Kürt Dernekleri Federasyonu (FEYKA) Başkanı Mehmet Ülker, Fransa genelinde açlık grevleri başlatacaklarını duyurdu. Ülker, baskıların görülmesi için de broşür ve bildiri dağıtacaklarını söyledi. HABER MERKEZİ