Bitlis’in Hizan İlçesi’nden İstanbul’a göç ettirilen bir ailenin mensubu olan 18 yaşındaki Adem Deniz, İHD’ye başvurarak, hukuki yardım talebinde bulundu. Yeşil Kart başvurusu için kimliğini ailesine bıraktığını ve bundan dolayı üzerinde kimliğinin olmadığını söyleyen Deniz, başından geçenleri şöyle anlattı: “Geçen cuma günü çalıştığım tekstil atölyesinden arkadaşlarımla birlikte eve giderken polisler kimlik kontrolü yaptı. Üzerimde kimlik yoktu. Polislere kimliğimi Yeşil Kart başvurusu için aileme bıraktığımı söyledim. Ama bana ‘Hayır sen yalan atıyorsun. Siz pis yağmacılarsınız’ dedi. Ben de burada çalıştığımı ve hakaret etme hakkının olmadığını söyledim. Bunun üzerine beni vurmaya başladılar. O sırada yanımda bulunan arkadaşlarım olaya tepki gösterdi. Beni yere uzattılar. Polisin birinin ayakları yüzümdeydi diğeri ise bacaklarımı tutmuştu. Yanımdaki arkadaşların polise tepki göstermesiyle olay yerine iki ekip otosu daha geldi. Beni ve yanımda bulunan 3 arkadaşımı da alarak Kuştepe Polis Karakolu’na götürdüler.” Karakolda polisler tarafından tekme tokat karşılandıklarını ifade eden Deniz, “Ellerimiz ters kelepçeli halde karakola girdik. O sırada etrafta bulunan polisler küfür ederek vurmaya başladılar. Sanki karakol değil, cehennemdi. 4 saat karakolda kaldıktan sonra polisler bizi hastaneye götürdü.” |
Thursday, August 28, 2008
Polis ve Doktordan (!) Kürde kimliksizlik İşkencesi
KurdTime : Thursday, August 28, 2008
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
0 Yorum:
Post a Comment