İHD, Öcalan’a yönelik uygulamaları protesto etmek için bölgede son iki haftada yaşanan olaylara ilişkin hazırladığı raporu kamuoyuna açıkladı. Polis şiddetine dikkat çekilen raporda, çocuklar alanlara sürülüyor diyenlerin çocukların tutuklanmasına sessiz kaldığına dikkat çekildi. Raporda, Erdoğan’ın Eğirdir’de tekrar Başbuğ’dan brifing almasının “Çiller-Güreş” dönemini hatırlattığı kaydedildi. Ayrıca İHD, MAZLUMDER ve TİHV olarak İmralı’ya bağımsız bir heyet gönderilmesi talebinin de henüz yanıtlanmadığı vurgulandı. İHD,“Son İki Haftada Yaşanan Olaylar ve 18–22 Ekim 2008 Tarihinde Yapılan Protesto Etkinlikleriyle İlgili Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi Gözlem ve Değerlendirme” raporunu resmi internet sitesinden yayımladı. 5 günde 208 kişi tutuklandı Raporda çocuk istismarı yapıldığını ileri süren çevrelerin çocuk tutuklamaları karşısında sesiz kaldığı vurgulanırken şunlar kaydedildi: “Tutuklama rejimi çocuklara karşı mevcut yasanın sınırlarını zorlayacak şekilde insafsızca uygulanmış, sadece 5 gün içerisinde gözaltına alınan 397 kişiden 29’u çocuk olmak üzere 208 kişi tutuklanmıştır. Çocuk istismarı yapıldığını (İHD özelikle de çocukların şiddet eylemlerinde rol oynamasına karşıdır) ileri süren çevreler çocuk tutuklamaları karşısında sessiz ve seyirci kalmıştır. Çocukların tutuklanmasıyla çocuklar, şiddetten uzak tutulamaz. Ancak şiddeti doğuran sebepler ortadan kaldırılırsa çocuklar çocukluklarını yaşayabilir.” Polis ve asker şiddeti hadsafhada Protesto gösterilerinde polis ve jandarmanın aşırı güç kullandığına dikkat çekilen raporda, “Sadece beş gün içerisinde bir gösterici yaşamını yitirmiş, 90 kişi yaralanmıştır. Çok sayıda maddi zarar meydana gelmiştir. Göstericilerin taş ve molotofkokteyli kullanması karşısında polis ve jandarma biber gazı, tazyikli su, gerçek ve plastik mermi ve panzerlerle müdahale etmiştir. Çok sayıda çocuk, işkence ve kötü muameleye maruz kalmış ve yaralanmıştır” denildi. Erdoğan sorumsuzca gerilimi arttırdı Türk Başbakan Erdoğan’ın bu gösteriler esnasında Kürt illerine yaptığı gezinin gerilimi daha da arttırdığına işaret edilen raporda, şunlara yer verildi: “Başbakan bu gezilerinde daha önceden kendisinin de karşı çıktığı söylemleri Kürt sorununda uyguladığı şiddete dayalı çözümsüzlük politikasını beğenmeyenlerin çekip gitmesi gerektiğini söyleyerek, vatandaşların vatandaşlık haklarını ihlal etmiş, şiddet ortamının önümüzdeki günlerde derinleşeceği izlenimini yaratmıştır. Başbakan Ankara’da yaptığı açıklamada protesto eden göstericilere karşı vatandaşın kendisini savunma hakkı olduğunu belirterek adeta paramiliter grupların çalışmasına zemin hazırlamıştır. En çok sorumlu davranması gereken Başbakan’ın bu sorumsuz açıklamaları bizlerde derin kaygı yaşanmasına sebep olmuştur. “ Kışla brifingi eleştirildi Türk Başbakan Erdoğan’ın Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’dan Isparta’nın Eğirdir İlçesi’ndeki Dağ Komando Okulu’nda önceki gün kurmaylarıyla aldığın brifinge de değinilen raporda şunlar kaydedildi: “Tüm bunlar yetmezmiş gibi, Başbakanın bakanlarıyla birlikte Isparta’daki kışlaya gidip tekrar brifing alması ve tatbikatları izlemesi aklımıza Çiller-Güreş dönemini hatırlatmıştır. Başta insan hakları savunucuları olmak üzere Türkiye’de yaşanan milyonların çok büyük bir çoğunluğunun o kanlı 90’lı yılları yaşamak istemediğinden eminiz. Tekrardan kapatma ve siyasi yasak kıskacı altından hareket eden Başbakan’ın içine girdiği bu siyasi tutumu terk etmesi ve o yıllarda aynı siyasi tutumu gösteren siyasilere ne olduğunu düşünmesi gerektiğini hatırlatmak isteriz.” Heyet istemimiz yanıt bulmadı Son iki haftada yaşanan protesto gösterilerine neden olan İmralı Cezaevi ile ilgili iddiaların tarafsız heyetler oluşturulup incelenmesine ilişkin İHD, MAZLUMDER ve TİHV’in yaptığı başvuruya henüz bir yanıt verilmediği belirtilen raporda, “Hükümet bu noktada tek yanlı açıklama yaparak kamuoyunun kaygılarını giderememiştir. Bu nedenle insan hakları savunucuları ile hekimlerden oluşan bir heyetin İmralı Cezaevinde inceleme yaparak kamuoyuna açıklama yapmasında fayda bulunduğunu bir kere daha tekrar ederiz” uyarısında bulunuldu. İHD, hükümeti, kaygıları gidermeye ve temel hak ve özgürlüklere saygılı tutum almaya davet etti. ANKARA Kürtçe konuştu kolu kırıldı Ankara’nın Gölbaşı İlçesi’nde telefonda annesiyle Kürtçe konuşan Mehmet Zeki Bucağa (28) adlı vatandaş dövüldü. Kolu kırılan Bucağa, Gazi Hastanesi’nde tedavi altına alındı. Türk Başbakan Recep T. Erdoğan’ın kışkırtıcı açıklamalarından sonra Ankara’nın Gölbaşı İlçesi’nde telefonda annesiyle Kürtçe konuşan Mehmet Zeki Bucağa, “Kürtçe konuşamazsın yasak” diyen iki kişinin saldırısına uğradı. Kolu kırılan Bucağa, Gazi Hastanesi’nde tedavi altına alındı. Konu hakkında bilgi veren Bucağa, Van’dan dört ay önce Ankara’ya inşaat işlerinde çalışmak için geldiğini belirterek, şunları söyledi: “Gölbaşı’nda alacak param vardı. Onu almaya gitmiştim. Paramı aldıktan sonra daha önce tanıştığım bir galeriye girdim oturdum. O esnada telefonum çaldı. Arayan annemdi. Ben de telefonu açıp Kürtçe konuşmaya başladım. O esnada galerinin içinde iki kişi daha oturuyordu. Birisi kalktı ‘Sen Kürtçe konuşamazsın yasaktır’ dedi. Ben de senin diline ben nasıl saygı duyuyorsam senin de benim dilime saygı göstermen gerekir dedim.” Saldırganlar serbest bırakıldı Bu sözün üzerine aynı şahsın üzerine yürüdüğünü anlatan Bucağa, “Bana bir yumruk vurdu. Daha sonra orada bulunan ağabeyi de yardım etti ve benim kollarımdan tutup dışarı çıkardılar. Orada da dövmeye başladılar” dedi. Kendisini korumak için yanında bulunan çakıyı çıkardığını ifade eden Bucağa, her iki kişinin kolunu arkadan büktüğünü ve bu şekilde kırdığını söyledi. Bucağa iki şahsın kaçmaya çalışırken, polis tarafından yakalandığını ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakıldıklarını söyledi. Bucağa’nın amcası Cemal Bucağa’da “Hemen hastaneye geldim. Geldiğimde yeğenim kanlar içindeydi. Polis bize mahkemeyle uğraşmayın, davacı olmayın dedi” diye konuştu. ABDURRAHMAN GÖK/ DİHA/ANKARA Bayılana kadar dövüldü KCK Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik uygulamaları protesto amacıyla Adana’da yapılan bir gösteriye saldıran sivil polislerin 15 yaşındaki A.K’yi bayıltana kadar dövdüğü bildirildi. Adana’nın Barbaros Mahallesi’nde 3 Kasım’da yapılan gösteriye Adana İl Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı polisler saldırdı. Bu sırada gözaltına alınan 15 yaşındaki A.K., bir gün sonra serbest bırakıldı. Gözaltına alınması sırasında sivil polisler tarafından dövüldüğünü belirten A.K., “Polisler gelmeden önce biz bir ara sokağa girdik. Sonra polis ekipleri geldi. Ben kendimi koruyamadım. 2-3 sivil polis gelip beni yere attı ve dövmeye başladı. Bir ana geldi kendini benim üzerime attı polislere bağırdı ‘Yeter artık öldürecek misiniz’ dedi. Ben o esnada bayılmışım, ne olduğunu hatırlayamadım. Sonra gözümü açtığımda kendimi karakolda buldum” diye konuştu. Karakolda da ağır hakaretlere maruz kaldığını ifade eden A.K, polislerin adını sorduğunu, adının Kürtçe olması nedeniyle kendisiyle alay ederek hakarette bulunduklarını belirtti. Anne F.K ise, “Biz kendi memleketimizde de rahat görmedik devlet yüzünden. Yine rahat yok. Biz Kürtler çocuklarımızı ne zorluklarla ve yoksulluklarla büyütüyoruz. Onlar ise çok rahatlıkla gelip dövüyor, öldürüyor. Sonra da bizi ya kömür vermemekle tehdit ediyorlar ya da Yeşil Kartla” diyerek yapılanlara tepki gösterdi. SONGÜL ADSIZ/ DİHA/ADANA 20 tutuklama daha Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Van’a gelişini protesto ettikleri gerekçesiyle gözaltına alınan 43 kişiden 7’si, Siirt, Iğdır Doğubeyazıt ve Bitlis’te aralarında DTP yöneticiler ve öğrencilerin de bulunduğu 13 kişi “Yasadışı örgüt propagandası yapmak” suçlamasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. Erdoğan’ın 1 Kasım günü Van’a yaptığı ziyareti protesto amacıyla gerçekleştirilen gösteriye katıldıkları gerekçesiyle gözaltına alınan 43 kişi, 4 gün süren sorgularının ardından dün adliyeye çıkarıldı. Cumhuriyet Başsavcılığı’nda yaklaşık 7 saat süren ifade işlemlerinin ardından 31 kişi serbest bırakıldı, 12 kişi ise tutuklanmaları talebiyle nöbetçi mahkemeye sevk edildi. Nöbetçi mahkemeye çıkarılan A.P, E.B, F.A, K.B, S.A, M.K. ve D.K “Örgüt propagandası yapmak”, “Kamu malına zarar vermek”, “Polise mukavemet etmek” iddiasıyla tutuklandı. DTP’li yönetici tutuklandı Siirt’te de önceki gün gözaltına alınan DTP Merkez İlçe Yöneticisi Mehmet Sıddık Cengiz, Refik Kaçar (19), Leyla Erdem ve Mehmet Kara “Yasadışı örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla tutuklandı. Iğdır ve Doğubayazıt’ta 7 tutuklama Doğubayazıt’taki gösterilere katıldıkları gerekçesiyle gözaltına alınan DTP İlçe Yöneticileri Nurullah Sekizer, İsmail Karaduman, Zeki Çamlıbel, Mehmet Salman, BDP İlçe Yöneticisi İbrahim Öztürk, TUHAY-DER Yöneticisi Halit Oral adliyeye sevk edildi. İfadeleri alınan 6 kişi “Yasadışı örgüt propagandası yapmak” gerekçesiyle tutuklanarak, cezaevine gönderildi. Aynı gösteriye katıldığı gerekçesiyle gözaltına alınan DTP Iğdır İl Üyesi Nadir Öztürk de çıkarıldığı mahkemece aynı gerekçeyle tutuklandı. Bu arada, Bitlis’in Norşin(Güroymak) İlçesi’nde önceki gün gözaltına alınan lise öğrencisi C.K. ve S.T, sorgularının ardından çıkarıldıkları Sulh Ceza Mahkemesi tarafından “Yasadışı örgüt propagandası yapmak” suçlamasıyla tutuklandı. 50’ye yakın gözaltı Öcalan’a yönelik yapılan saldırıyı protesto etmek için geçtiğimiz günlerde Beyoğlu’nda yapılan sokak gösterilerinin ardından çoğunluğu çocuk olmak üzere 50’ye yakın kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanların Beyoğlu ve Kasımpaşa Karakolu’na götürüldükleri bildirildi. HABER MERKEZİ YENİ ÖZGÜR POLİTİKA |
0 Yorum:
Post a Comment