Saturday, November 15, 2008

Erdoğan'ın mesajları yerine ulaştı!

yusufoz-emincakan Son dönemlerde Kürtlerin tepkileri karşısında öfkeye kapılan ve önce 'Ya sev ya terk et' şeklinde formüle edilen nutuklarının ardından İstanbul'da gösteri yapan kitleye bombalı tüfekle ateş eden bir kişiyi savunan ve yurttaşlardan bombalı tüfekle ateş eden kişi gibi davranmalarını isteyen Başbakan Erdoğan'ın gerçek yüzü bir daha açığa çıktı. Erdoğan'ın ırkçı kesimlere yönelik 'Kürtlere saldırın' mesajları 'yerine ulaşmış' görünüyor. Erdoğan'ın bu açıklamalarının ardından Kürtlere yönelik saldırılarda artış yaşanmaya başladı. Ankara, Manisa, Antalya, İstanbul, İzmir, Adana ve Balıkesir'deki saldırılarda 2 Kürt yaşamını yitirdi.
Son dönemlerde milliyetçilik ve ırkçılık kokan açıklamalarıyla dikkatleri üzerine çeken Başbakan Erdoğan'ın, yoğun güvenlik önlemi ve protestolar eşliğinde gidebildiği Van ve Hakkari'de yaptığı konuşmalar ile Lübnan Başbakanı Fuad Sinyora görüşmesinin ardından gazetecilerle yaptığı sohbette söylediği sözler demokratik çevrelerde kaygılara neden olurken, bu sözlerden sonra Kürtlere yönelik saldırılar da artmaya başladı. Hakkari'de 'Beğenmeyen çeker gider' diyerek Erdoğan, Ankara'da da, 'Eğer siz vatandaşın mağazasının camlarını indirirseniz, vatandaşın hayatına kast ederseniz hayatına kast ettiğiniz vatandaş kalkıp da eğer elinde böyle bir tedbiri böyle bir imkanı varsa, kendini savunma yoluna gidecektir' sözleriyle adeta ırkçı kesimlerin Kürtlere karşı saldırısına onay verdi. İstanbul'da göstericilerin üzerine pompalı tüfekle ateş açan kişiyi bu sözleriyle savunan Erdoğan'ın bu sözlerinden kısa bir süre sonra DTP'ye, DTP'li yöneticilere ve Kürt yurttaşlara yönelik saldırılar ivme kazandı.
Başbakan Erdoğan'ın Kürtleri hedef gösteren bu açıklamalardan 1 gün sonra başlayan ve artarak devam eden Kürtlere yönelik saldırılar şöyle:


  • 3 Kasım'da DTP Buca İlçe Binası'na yürüyen bir grup, 'Ya sev ya terk et', 'Her Türk asker doğar' sloganları atarak önce İstiklal Marşı okudu, ardından ilçe binasını taş ve bira şişesi yağmuruna tuttu. Grubun yanında güvenlik önlemi alan polis ise gruba herhangi bir müdahalede bulunmadı. 8 Kasım'da ilçe binası bir kez daha taşlı yumurtalı saldırıya uğradı. Her iki saldırının failleri de yakalanamadı.

  • 4 Kasım'da Ankara'nın Gölbaşı ilçesinde telefonla görüştüğü annesiyle Kürtçe konuşan Mehmet Zeki Bucağa adlı yurttaş, 'Burada Kürtçe konuşmak yasaktır' denilerek feci şekilde dövüldü. Kolu kırılan Bucağa, Gazi Devlet Hastanesi'ne kaldırılırken, Bucağa'yı dövdükleri için gözaltına alınan 2 kişi, ertesi gün serbest bırakıldı.

  • 4 Kasım'da DTP Dilovası İlçe Yöneticisi Nevzat Yıldırım'ın Orhangazi Mahallesi'ndeki evinin önünde park halinde bulunan aracı, kimliği belirsiz kişiler tarafından ateşe verildi. Araçta maddi hasar oluşurken, olayın failleri bulunamadı.

  • 4 Kasım'da Kocaeli Üniversitesi İzmit Meslek Yüksekokulu'nda öğrenim gören Derviş Taniş adlı Kürt öğrenci 25 kişilik ülkücü grubun saldırısına uğradı. Kürtlere yönelik küfür ve hakaretlerin edildiği saldırının failleri yakalanamadı.

  • 5 Kasım'da Manisa'nın Nurlupınar Mahallesi'nde toplanan 70 kişilik grup, Öcalan'a yönelik fiziki saldırıyı protesto eden ve AKP İrtibat Bürosu'na molotofkokteyli atan eylemcilere müdahalede bulundu. 70 kişilik grup, o sırada mahallede bulunan ve evine gitmekte olan Ozan Eraslan'ı, eylemcileri kovalamadığı gerekçesiyle linç etmeye çalıştı. Oğlu Ozan'ın dövüldüğünü öğrenen Ercan Eraslan, oğlunu döven komşularıyla konuşmak isteyince kendisi de aynı akıbete uğradı ve kafası kırılarak hastaneye kaldırıldı. Saldırının failleri belli olmasına rağmen, olaya ilişkin bir soruşturma yapılmadı.

  • Erdoğan'ın açıklamaları, geçen ay Kürtlere ait ev ve işyerlerinin talan edildiği Balıkesir'in Altınova Beldesi'ni de hareketlendirdi. Beldede uzun süredir duran saldırılar yine başlarken, 6 Kasım'da Kürtlere ait olduğu öğrenilen 2 işyeri taşlandı. Saldırının failleri yine yakalanamadı.

  • 6 Kasım'da Kocaeli'nin Gebze ilçesinde yolda yürürken Kürtçe müzik dinlediği iddiasıyla Emin Çakan, 3 kişinin bıçaklı saldırısına uğradı. Tuzla Anadolu Sağlık Merkezi'nde tedavi altına alınan Çakan, 8 Kasım'da yaşamını yitirdi.
  •  
    9 Kasım'da Urfa Karakoyun İş Merkezi önünde Toplum Gönüllüleri Vakfı standı açan Harran Üniversitesi öğrencileri Vedat Tuğar ve soyadı öğrenilemeyen Çetin, bir grup ülkücünün sopalı-bıçaklı saldırısına uğradı. Bıçakla yaralanan Vedat Tuğar, Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı.

  • 10 Kasım'da Antalya'nın Serik beldesine çalışmaya giden Yusuf Öz, oturduğu kahvede nereli olduğunu soran 3 kişiye Mardinli olduğunu söylemesinin ardından, aynı kişilerin 'Pis Kürtler, şehitlerimizin kanını yerde bırakmayacağız' diyerek kendisine saldırdı. Kahvede başlayan saldırı sokakta linçe dönüşünce Yusuf Öz canını zor kurtardı. 'Bu Kürt'tür vurun alçağı' denilerek sokakta her gelen kendisine tekme attı. Öz, polisler tarafından otobüse bindirilerek, Adana'ya gönderildi.
    MUSTAFA AYDIN

0 Yorum: