Wednesday, September 3, 2008

Ramazan'ın ilk gününde Kürtlere yönelik linç

Kürtlere karşı linç girişimlerinin ardı arkası kesilmiyor. Kürtlere yönelik saldırıların yoğun görüldüğü Mersin'de Ramazan ayının ilk gününde Kürtler linç edilmek istendi. Mersin Tepeköy Beldesi'nde şeftali toplamaya giden çoğu kadın 150 Kürt işçi, belde sakinlerinin saldırısına maruz kaldı.

akyuz_ailesi_linc


Mersin'de linç sezonu açıldı
Mersin'in Tepeköy beldesinde şeftali toplamaya giden çoğu kadın ve oruçlu 150 Kürt işçi, belde sakinleri tarafından Ramazan ayının ilk gününde linç edilmek istendi.
90'lı yıllarda bölgedeki çatışmalardan dolayı köylerinin yakılması ve boşaltılması sonucu Mersin'in çeşitli mahallelerine yerleşen Kürt göçzedeler, bir yandan ekonomik sorunlarla boğuşurken, diğer yandan da en doğal haklarının kullanılmasına engel olunarak mağdur ediliyor. Yoklukla 'Kürt kapanına' alınan işçiler gittikleri işyerlerinde ve çalıştıkları mevsimlik işlerde zorunlu asimilasyon ve ayrımcılığa tabi tutuluyor. Bu olay en son Mersin'in Tepeköy Beldesi'nde yaşandı.
'Mehmet Uyar adlı kişi kışkırttı'
Mersin'in Tepeköy beldesinde şeftali bahçelerinde çalışan çoğunluğu kadın 150 Kürt işçisi, dün saat 05.00'da yevmiyelerin kadınlar için 25 YTL, erkekler içinde 35 YTL olması yönünde bahçe sahipleriyle anlaşarak iş başı yaptı. Daha sonra bahçe sahiplerinden 'Memiş' diye tanınan Mehmet Uyar isimli bir şahsın yevmiyelerin çok olduğunu dile getirmesi diğer bahçe sahiplerini de harekete geçirdi. Bahçe sahiplerinin işlerin sona erdiği saat 15.30'da yevmiyelerin verileceği anda itiraz etmelerinin ardından işçi çavuşu Abdulkadir Akyüz'da (40) baştan pazarlık yaptıklarını ve yevmiyeler konusunda anlaştıklarını söyleyerek itiraz etti.
'Kürtlere yönelik ağır hakaretler'
Bunun üzerine bahçe sahiplerinden 'Memiş olarak tanınan Mehmet Uyar isimli 40 yaşlarındaki adlı şahıs, işçilerin üzerine saldırarak 'Sizin Şırnak'taki terörist Kürtler'den ne farkınız var. Teröristler. Doğuluları doğuran ve burada işe gelen kadınların hepsini bir yere kapatıp ..... yapmak lazım' diye çok ağır hakaretlerde bulunmasının üzerine işçilerle belde sakinleri arasında taşlı, sopalı, demir çubuklar ve bıçakların da kullanıldığı bir kavga çıktı. Belde sakinlerinin kışkırtılmasıyla kadın, çocuk demeden Kürt işçilere saldırıldı.
'Kürtçe konuşanlara tehdit'
Saldırı sonucu sırtında, bacaklarında ve vücudunun birçok yerinde darp izleri oluşan İhsan Akyüz (38), Tepeköy Beldesi'nde bahçe sahiplerinin Kürtçeye bile tahammül etmediklerini belirterek, şunları söyledi: 'Biz orda Kürtçe konuştuğumuz zaman ismini bilmediğimiz bahçe sahibi bir kadın 'Niye Kürtçe konuşuyorsunuz? Bize küfür mü ediyorsunuz? Bak karşınızda erkekler var. Hepsi kavgacıdır ve bir işaretimle siz mahvederler' diye bizi tehdit etti. Bize yönelik daha birçok hakaret edildi. Bize belde sakinleri saldırdığında bizim çalıştığımız yer jandarmaya 10 dakikalık bir mesafede olmasına rağmen bizim yardımımıza gelmedi. Üstüne üstlük jandarmadaki yetkili 'Helikopterle mi gelip sizi kurtarayım?' diye hakaret etti.'
'Jandarma olayı görmezden geldi'
Defalarca uyarmasına rağmen kavganın kışkırtıcı olduğu iddia edilen Mehmet Uyar adlı kişinin, bu uyarıları dikkate almayarak tehditler savurduğunu belirten Abdulkadir Akyüz, 'Bütün olay bu 'Memiş' diye tanınan Mehmet Uyar isimli şahsın başının altından çıktı. Bu adam belde sakinlerini bize karşı kışkırttı. Bize bıçaklarla, taşlarla, sopalarla ve demir çubuklarla saldırdılar. Kadın çocuk demeden bizi darp ettiler. Bizi darp edenlerden ve olay yerine çağırmamıza rağmen gelmeyen jandarmadan şikayetçiyiz' diye konuştu. Babasının darp edildiği sırada babasının yanına giden Cihan Akyüz'de (12) aldığı darplar sonucu boyun, sırt, yüzü ve vücudunun birçok yerinde yara oluştu.
'Kanlı bir çatışma başlar'
Bu yaşanan saldırı olayında tek suçlarının Kürt olmak olduğunu ifade eden İbrahim Halil Şahin (54) şöyle konuştu: 'Böyle devam ederse eninde sonunda Mersin'de Kürtler ve Türkler arasında kanlı bir çatışma başlar. Kimsenin böyle insanlara hakaret etme hakları yok. Kürtlerden bir kişi birisine saldırsaydı oraya devlet bütün ordusuyla giderdi. Kürtlere bir belde halkı saldırıyor fakat yanı başımızdaki jandarma ve polis olaya müdahale etmiyor. Eğer biz orayı terk etmemiş olsaydık ölüm de yaşanabilirdi.'
Aralarında kadın ve çocuklarında bulunduğu işçilerin darp edilmesi olayına seyirci kalan jandarma ve polisin olayla ilgili soruşturma bile başlatmadı. Saldırıya maruz kalan işçiler ise İHD'ye başvurmaya hazırlanıyor. MERSİN / DİHA
MURAT KOLCA

0 Yorum: